Altın Piyasasında 2022 Yılı ve 2023 Tahminleri
2022 yılının büyük bölümünde altın piyasası, düşük talep ve belirsizlikler nedeniyle durağan bir seyir izledi. Ancak, Dünya Altın Konseyi’nin 2023 yılına dair yaptığı detaylı analizlerde, sarı metalin stratejik önemi ve yatırımcılar açısından cazibesinin devam edeceği öngörülüyor. Bu yılın en büyük özelliği, ekonomik belirsizliklerin ve küresel resesyon endişelerinin artmasıdır.
Uzmanların Görüşleri ve Resesyonun Altına Etkisi
“Resesyon ne kadar şiddetli olursa, altın o kadar iyi olur” ifadesi, Dünya Altın Konseyi’nin (WGC) ekonomi ve yatırım uzmanlarının ortak görüşünü yansıtıyor. Dünya genelinde merkez bankalarının enflasyonu kontrol altına almak amacıyla uyguladığı agresif sıkılaştırma politikaları, küresel ekonomiyi yeni bir kırılma noktasına sürükledi. Bu ortamda, yatırımcıların gözünde altının değeri ve önemi artarken, uzmanlar, tarihsel olarak sıkılaştırma döngülerinin çoğu zaman ekonomik durgunlukla sonuçlandığını ve bu süreçte altının daha iyi performans gösterdiğini belirtiyorlar.
Resesyon ve Altının Performansı
“Muhtemelen sarı metal, zaman zaman dalgalanma yaşayacak” şeklinde özetlenebilecek bu ortamda, WGC raporları, son yedi resesyonun beşinde altının pozitif getiriler sağladığını ortaya koyuyor. Analistler, özellikle enflasyon seviyeleri yüksek veya yükselişteyken, ekonomik büyümedeki keskin düşüşlerin altına olan talebi artırdığına dikkat çekiyor. Ayrıca, ABD dolarının gücünün altına olan etkisini göz önünde bulunduran uzmanlar, piyasaların Fed’in sıkılaştırma politikalarını yılın ilk yarısında durduracağını tahmin ediyor. Bu da, doların zirve yaptığı dönemde altının genellikle değer kazandığını gösteriyor.
ABD Doları ve Altın İlişkisi
Analistler, “Doların zirvesi, tarihsel olarak altın fiyatlarını olumlu etkiler” görüşünde birleşiyor. Ayrıca, doların zirvesinden sonraki 12 aylık dönemde altının %80 oranında pozitif getiri sağladığı da istatistiklerle destekleniyor. Bu nedenle, 2023 yılında toplam yatırım talebinin artacağı öngörülüyor, ancak faiz oranlarının yüksek seviyelerde kalacağı ve enflasyon görünümünün belirsizliğini koruyacağı da dikkate alınıyor. Artigas, bu ortamda altının yine de dalgalanma yaşayabileceğine işaret ediyor.
Altının Getirisi ve Ekonomik Gelişmeler
Uzmanlar, enflasyonun düşüş trendine girmesi ve faiz oranlarının yüksek kalması halinde, reel getirilerin artmaya devam edeceğini ve bunun altın fiyatlarına olumsuz yansıdığını belirtiyor. “2023’te altının getirisi, genellikle istikrarlı ve olumlu olacak” şeklinde özetlenebilecek bir öngörü mevcut. Ancak, ekonomik ortamın karmaşık ve öngörülemez olması nedeniyle, yatırımcıların dikkatli olması gerektiği vurgulanıyor.
Portföylerde Altın Oranı ve Yatırım Tavsiyeleri
2022 yılı boyunca altından uzak duran yatırımcılar için Artigas, bu yaklaşımın büyük bir hata olabileceğine dikkat çekiyor. Dünya Altın Konseyi’nin (WGC) araştırmaları, altının yıl sonunda yaklaşık 1.800 dolar seviyesinde kapanacağını ve bu seviyelerin, piyasalarda nispeten nötr bir durumu yansıttığını gösteriyor. Ayrıca, altının, hem tahvil hem de hisse senedi piyasalarını geride bırakarak 2022’nin en iyi performans gösteren varlıklarından biri olduğu belirtiliyor. Artigas, şu değerlendirmeyi yapıyor: “Bu yıl karşılaştığımız olumsuz rüzgarlar göz önüne alındığında, altın oldukça iyi bir konumda. 2022’de portföylerinde altın bulunan yatırımcılar, daha yüksek getiriler ve daha az oynaklık yaşadı. Bu trendin 2023’te de devam etmesini bekliyoruz.”
Yatırımcıların Altın Yüzdesi ve Tavsiyeleri
WGC’nin araştırmaları, portföylerde altına ayrılması gereken oranı %2 ile %10 arasında öneriyor. Artigas, bu aralıkta herhangi bir seviyenin uygun olacağını belirtiyor. Uzmanlar, portföy çeşitlendirmesi ve koruma stratejileri çerçevesinde, altına yatırım yaparken bu oranların dikkate alınması gerektiğinin altını çiziyor.
