Altın fiyatları, Ağustos ayında tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştıktan sonra önemli bir düzeltme dönemine girdi. Bu süreçte, ONS başına yaklaşık 1.750 dolar seviyesinde güçlü bir dirençle karşılaşmaya devam ediyor. Ancak, piyasadaki uzmanlar bu düşüşün geçici olduğunu ve tekrar yükseliş trendine geçiş olasılığının yüksek olduğunu düşünüyorlar.
Jesse Felder’den Altın Yatırımcılarına Cesaret Mesajı
Felder Report’un kurucusu Jesse Felder, altın fiyatlarının Ağustos ayındaki zirvelerden sonra yaşadığı sert düşüşlere rağmen yatırımcılara umutsuzluğa kapılmamalarını öneriyor. Felder, haziran ayındaki altın vadeli işlemlerinin en son ONS başına 1.724,40 dolar seviyesinde işlem gördüğünü belirterek, bu hareketin sağlıklı bir düzeltme olduğunu ifade etti. Ona göre, en büyük risk, yükselen tahvil getirilerinin devam etmesiyle birlikte piyasanın olumsuz etkilenmesi.
Felder, özellikle 10 yıllık tahvil getirilerinin şu anda %1,6 seviyesinde olduğunu ve bu durumun altın yatırımcılarının dikkat etmesi gereken önemli bir gösterge olduğunu vurguladı. Enflasyonun yükseliş eğiliminde olduğunu ve reel getirilerin bu ortamda önem kazandığını belirten Felder, tahvil piyasasındaki artışın yakında zirveye ulaşabileceğine inanıyor. Ayrıca, oranlardaki hızlı yükselişin, piyasalarda önemli bir değişimin habercisi olabileceğine dikkat çekti. Felder, enflasyonun yeniden toparlanma sinyalleri verdiği bu dönemde, reel getirilerin de yakından izlenmesi gerektiğinin altını çizdi.
Yükselen Hükümet Borçları ve Altın Fiyatlarındaki İkinci Yükseliş Faktörü
Eski Bear Sterns analisti Jesse Felder, geçtiğimiz Çarşamba günü yayımlanan raporunda, altın fiyatlarının büyük olasılıkla yükseliş trendine devam edeceğine işaret etti.
Birçok yatırımcı, 10 yıllık tahvil getirilerinin ne kadar yükseleceği konusunda endişelerini dile getirirken, bazı araştırma kurumları ABD ekonomisinin COVID-19 sonrası toparlanmasının hızlanmasıyla faiz oranlarının %2,5 seviyesine ulaşabileceği öngörüsünde bulunuyor. Felder, altın fiyatlarının ikinci önemli yükseliş faktörünün ise artmakta olan hükümet borçları olduğunu söylüyor.
Felder, konuya ilişkin şu açıklamalarda bulundu: “İçinde bulunduğumuz dönemde, CBO’nun 2021 yılı bütçe açığının yaklaşık 2,3 trilyon dolar olacağını öngörmesi, yeni teşvik paketleri ve altyapı projelerini dikkate almıyor. Ayrıca, şu anda planlanan 1,9 trilyon dolarlık teşvik paketinin ve 3 trilyon dolarlık yeni altyapı projelerinin de dahil edilmediği bu bütçe açığı, sürdürülebilirlik açısından önemli bir göstergedir.”
Altın ve Enflasyon Koruması: Güçlü Bir Bağ
Jesse Felder, altının enflasyon koruması ve fiat para birimi sigortası olarak faydalarının hiç azalmadığını ve hatta bu tema üzerinde yeni bir paradigma oluştuğunu savunuyor.
Felder, bu konuda yaptığı açıklamada şunları dile getiriyor: “Ne altının enflasyon karşısındaki koruma yeteneği ne de fiat para birimlerinin sigorta fonksiyonu, aslında hiç lekelenmedi. Bu varlıklar, ekonomik belirsizlik ve para politikalarındaki değişiklikler karşısında güvenli liman olma özelliklerini sürdürüyorlar.”
Özetle, altın fiyatlarının yakın gelecekte nasıl hareket edeceği konusunda uzmanlar arasında genel bir beklenti, yükseliş trendine devam edeceği yönünde. Yatırımcıların bu dönemde dikkatli olmaları ve piyasa göstergelerini yakından izlemeleri öneriliyor.