Pump.fun Platformuna Karşı Toplu Dava Açıldı
ABD merkezli bir hukuk firması, yatırımcıları PNUT token aracılığıyla zarara uğrattığı gerekçesiyle Pump.fun platformuna karşı toplu bir dava başlattı. Bu dava, PNUT token satın alarak maddi kayıplar yaşayan tüm yatırımcıları temsil etmek amacıyla açıldı.
Pump.fun ve PNUT Token Davasının Temel Nedenleri
Dava dosyasında, hukuk firması Pump.fun’ın ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’na (SEC) PNUT tokenını kaydettirmediğini ve bu durumun menkul kıymetler düzenlemelerini ihlal ettiğini öne sürmektedir. Dava dosyasına göre:
- “Pump.fun’ın ekosisteminde bulunan her bir token, federal yasalara göre menkul kıymet olarak sınıflandırılabilecek özellikler taşımaktadır.”
- “Bu yapı, tüm tokenların, isimleri değişse bile, esasen Pump.fun ve yöneticileri tarafından yönetildiğini ve kontrol edildiğini ortaya koymaktadır.”
- “Bu durum, Howey testinin kriterlerini karşılayan bir yapı oluşturmaktadır.”
Ayrıca, platformun Müşterini Tanı (KYC) kontrolleri, kara para aklama önleme protokolleri ve yatırım risklerinin açıklanması gibi temel yatırımcı koruma mekanizmalarını ihmal ettiği de iddia edilmektedir. Kullanıcıların, yaş sınırı veya diğer kısıtlamalara bakılmaksızın sadece beş dakika içinde hesap açarak token satın alabilmesi, bu durumu daha da karmaşık hale getirmektedir.
Bu argümanların, SEC’nin eski başkanı Gary Gensler’ın genel yaklaşımıyla örtüşmesi dikkat çekicidir. Davanın, zarara uğrayan yatırımcı sayısının binlerce kişiyi bulabileceğini belirtmesi de önemli bir husustur. Ancak, yatırımcıların PNUT tokenlarının menkul kıymet olarak sınıflandırılmasını talep etmesi, dava açısından karmaşıklık yaratabilir.
Pump.fun’ın Savunma Zorlukları
Kripto avukatı Gabriel Shapiro, Pump.fun platformunun kapalı kaynak kodlu ve merkezileşmiş yapısının, davaya karşı savunmayı zorlaştıracağını ifade etmektedir. Shapiro, platformun, Uniswap gibi açık kaynaklı ve şeffaf yapıların avantajlarını kullanamadığını belirtmektedir. Ayrıca, merkezi olmayan protokollerin hukuki savunmada güçlü bir dayanak oluşturduğuna vurgu yapmaktadır.
Shapiro, “Eğer Pump.fun daha şeffaf ve merkeziyetsiz bir sistem olsaydı, bu davadan kaçınması veya davanın reddedilmesi çok daha kolay olabilirdi. Uniswap’ın otomatik piyasa yapıcı (AMM) havuzları gibi bir yapı, bu davanın önüne geçebilirdi.” şeklinde konuşmuştur.
Davaya Olası Etkiler ve Sonuçlar
Hukuki süreçte, Pump.fun yöneticilerinin menkul kıymet ihracatçısı olarak mı kalacağı belirsizliğini korumaktadır. Ayrıca, yalnızca aracı veya tanıtıcı olarak mı kabul edileceği de belirleyici olacaktır. Bu kritik ayrım, davanın sonucunu önemli ölçüde etkileyecektir. Eğer platform, menkul kıymet ihraç eden taraf olarak kabul edilirse, yargı kararı çok daha ağır bir yükümlülük doğurabilir.
Shapiro’ya göre, kripto dünyasındaki merkezi olmayan ve şeffaf yaklaşımlar, hukuki riskleri azaltmakta büyük bir rol oynamaktadır. Ancak bu tür platformlar bile bazı yasal zorluklarla karşılaşabilirler. Yine de, bu platformların savunmaları daha güçlü olacaktır. Sonuç olarak, Pump.fun’ın kapalı ve merkezileşmiş yapısı, yasal ve sektörel açıdan önemli zorluklar yaratmaktadır.
