Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın İlk Para Politikası Toplantısı ve Döviz Piyasalarındaki Gelişmeler
TCMB’nin İlk Para Politikası Toplantısı ve Faiz Artışları
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, yeni yönetimiyle ilk kez dün gerçekleştirilen para politikası toplantısında piyasaların odağında yer aldı. Yönetim, yaklaşık 27 ay sonra ilk kez faiz oranlarını artırarak piyasalarda önemli bir dönüşüm sinyali verdi. Toplantı sonrası alınan karar doğrultusunda, politika faiz oranı %8,50 seviyesinden 650 baz puanlık artışla %15,00 seviyesine yükseltildi. Bu adım, enflasyonla mücadelede kararlılığı gösterirken, piyasalarda yeni bir dönem başlatmış oldu.
Kur Hareketleri ve Döviz Piyasasındaki Gelişmeler
Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanlığı 2. tur seçimlerinin ardından yeni ekonomi yönetimi devraldığı dolar kuru, 20,00 seviyesinden başladı. 29 Mayıs – 9 Haziran döneminde Amerikan Doları karşısında Türk Lirası yaklaşık %18 değer kazandı. Bu sürecin ardından piyasalarda oluşan durgunluk, döviz kurlarını yatay tutmaya çalışıyordu. Ancak, Merkez Bankası’nın faiz kararını açıklamasından sonra, yaklaşık 10 gündür 23,40 – 23,60 arasında sıkışan Dolar/TL kuru, hızla yükselişini sürdürdü. 22 Haziran saat 14.00’te açıklanan faiz kararından sonra kur hareketlendi ve sabaha karşı 25,46 seviyesini gördü. Gün sonunda ise kur 25,20 civarında dengelenmeye çalışıyor.
Faiz Artışlarının Devam Edecek Mi?
Uzun süredir değişiklik göstermeyen para politikasında yeni yönetimin aldığı kararlar, enflasyonla mücadelede daha hassas bir yaklaşım benimsediğini gösteriyor. İlk toplantıdaki faiz artış beklentisi olan %20 seviyesine ulaşılmamış olsa da, yetkililer orta vadede %5 enflasyon hedefini vurgulamaya devam ediyor. Merkez Bankası, enflasyonda gözle görülür bir iyileşme sağlanana kadar parasal sıkılaştırmanın sürdürüleceğini belirtti. Bu açıklamalar, önümüzdeki dönem faiz artışlarının devam edeceğine işaret ediyor ve piyasalarda belirsizlikleri azaltmayı amaçlıyor.
Dolar Kurunun Adil Değeri ve Döviz Politikası
Yaklaşık bir yıldır döviz kurlarını kontrollü tutmaya çalışan eski ekonomi yönetiminin aldığı kararlar, pek çok finans çevresinde tartışma konusu olmaya devam ediyor. Düşük faiz politikası ve yüksek enflasyon ortamında, Türk Lirası’nın aşırı değerli olduğu yönündeki eleştiriler uzun süredir dile getiriliyor. Yeni ekonomi yönetimi ise, küresel gelişmelere ve sürdürülebilir enflasyonla mücadele politikalarına daha yakın durmayı tercih ediyor. Dünya genelinde uygulanan ekonomik politikaları takip eden Şimşek yönetimi, daha öngörülebilir ve sürdürülebilir bir yol izlemeyi amaçlıyor.
Geçtiğimiz haftalarda uluslararası kurumlar tarafından hazırlanan analizler, Dolar/TL paritesinin adil değerinin 25-27 aralığında olduğunu ortaya koydu. Ayrıca, ihracatçı iş insanları da rekabet avantajını sürdürebilmek için benzer seviyelerde kur seviyeleri talep ediyorlar. Ancak, müdahale edilmeden serbest piyasa koşullarına bırakılan döviz kuru, zaman zaman ciddi fiyat hareketlerine neden olabiliyor. Kurdaki yükselişler, Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulamasının maliyetini de artırıyor. BDDK’nin açıkladığı verilere göre, KKM’de toplam 2 trilyon 628 milyar TL tutarında mevduat bulunuyor, bu da politika ve maliyet açısından önemli bir boyutu temsil ediyor.