Yellen, Fed’in 1970’lerin Enflasyon Senaryosunu Önlemek İçin Girişimde Bulunacağını Belirtti
Amerika Birleşik Devletleri’nin Hazine Bakanı Janet Yellen, yüksek enflasyonun sürdürülebilir olmadığı konusunda piyasalara güvence vermeye çalışırken, enflasyonun geçici olabileceğine dair inancın zayıfladığını gösterdi. Son verilere göre, Ekim ayında yıllık tüketici fiyat endeksi (TÜFE) %6,2 oranında artış göstererek 1990 yılından bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. Bu gelişmeler, finansal piyasalarda ciddi endişeleri beraberinde getiriyor. Altın piyasasında ise, yüksek enflasyon ortamına bağlı olarak değer kazanımlarını sürdürüyor. Detaylar Kriptokoin.com ve diğer finans haber kaynaklarında detaylı şekilde yer alıyor.
Altın ve Enflasyon Arasındaki Derin Bağlantı
Verilere yanıt olarak altın fiyatları gün içinde yaklaşık 40 dolar yükseliş kaydetti ve Aralık vadeli Comex sözleşmeleri, Çarşamba günü %2 oranında artışla 1.867,50 dolar seviyesinde işlem gördü. Buna karşılık, riskten kaçınma eğilimiyle hisse senetleri değer kaybetti. Aylık bazda ise, tüketici fiyat endeksi (TÜFE) %0,9 oranında artış göstererek son dört ayın en büyük aylık kazancını sağladı. Ayrıca, enerji ve gıda fiyatlarının yüksek seyrini koruması, çekirdek TÜFE’nin Ağustos 1991’den bu yana en büyük artışını göstermesine neden oldu ve yıllık artış %4,6 seviyesine ulaştı. Enflasyonun ana itici güçleri arasında enerji, konut ve gıda maliyetleri yer alıyor. Gıda fiyatları, bir yıl öncesine kıyasla %5,3 artış göstererek 2009 Ocak ayından bu yana en büyük yükselişi sergiledi. Benzin fiyatları ise %6,1 artışla Mart ayından bu yana en yüksek seviyeye çıktı. Akaryakıt fiyatları, %12,3 oranında artarak 2007’den bu yana görülen en büyük aylık yükselişi kaydetti. Elektrik maliyetleri ise %1,8 artış göstererek yedi yılın en yüksek aylık artışını yaşadı.
Cornerstone Wealth’in baş yatırım stratejisti Cliff Hodge, konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Alt bileşenlerin %80’inden fazlası, 1991’den beri görülen en yüksek seviyelerde ve bu, yalnızca ekonomik yeniden açılma ile ilgili değil; aynı zamanda geniş çaplı fiyat artışlarının da göstergesidir. Tahvil piyasası, Fed’in politika eğrisinin çok gerisinde olduğunu gösteriyor. Kısa vadeli faiz oranları hızla yükselirken, uzun vadeli oranlar yavaş yavaş yatışa geçiyor. Bu yassılaşmış eğri, riskli varlıklar açısından gelecek yıl için olumsuz bir işaret olabilir.”
Yellen’in Piyasalara Güvence ve Enflasyonla Mücadele Vurgusu
Salı günü yaptığı açıklamalarda, Hazine Bakanı Janet Yellen, yüksek enflasyonun devam etmeyeceği konusunda piyasalara güvence verdi. Yellen, Federal Rezerv’in 1970’ler tarzı enflasyonu engellemek için gerekirse sert önlemler alınabileceğini de sözlerine ekledi. Ulusal Radyo Programı ‘Marketplace’teki röportajında, “Fiyat artışlarının zamanla dengeleyeceğine ve %2 seviyesine yakın bir enflasyon hedefine geri döneceğimize inanıyorum” diyerek piyasaları yatıştırmaya çalıştı. Ayrıca, ekonominin ve talebin normalleşmesiyle birlikte enflasyonun önümüzdeki yıldan sonra da yüksek seyretmeye devam etmeyeceğini belirtti. Yellen, 1970’lerin senaryosunun tekrar edilmek zorunda olmadığını vurguladı ve şunları ekledi: “50 yıl önce, insanlar politika yapıcıların bu durumu sona erdirmeyi başaramayacağını düşünüyordu ve enflasyon beklentileri Amerikan ruhuna yerleşmişti… Ama şu anda böyle bir durum söz konusu değil ve Federal Rezerv, bunun olmamasını sağlayacak önlemleri alıyor.”
Kısa Vadeli Enflasyon Görünümü ve Uzmanların Yorumları
Ancak ekonomistler, kısa vadede enflasyonun %7 seviyesine ulaşabileceği ihtimalini göz ardı etmiyorlar. ING’in baş ekonomisti James Knightley, konuyla ilgili olarak şunları belirtti: “ABD’de enflasyon yeniden beklentilerin oldukça üzerinde seyrediyor. Hem genel enflasyon hem de çekirdek enflasyon, son 30 yılın en yüksek seviyelerinde ve %7’ye ulaşma ihtimali kuvvetli görünüyor. Fiyat baskılarında azalma belirtileri yok ve enflasyon beklentileri de yükselişte. Ayrıca, Quantitative Easing (QE) daralmasının hızlanması ve faiz artışlarının daha erken gerçekleşmesi olasılığı piyasada fiyatlanıyor.”
Ekim ayı enflasyon verileri, altın fiyatlarının uzun süredir beklediği sert hareketleri tetikleyici gibi görünüyor ve yatırımcılar, şu anda hızla enflasyon koruma varlığına yöneliyorlar. Teknik analizler, altının 1.830 dolar seviyesini kırıp, ons başına 1.900 dolara doğru yol alabileceğine işaret ediyor. TD Securities’deki stratejistler, “Altın fiyatları, beklentilerin üzerinde gelen enflasyon verilerinin etkisiyle, uzun vadeli düşüş trendi içinde baskı altında kalmaya devam ediyor. Bu trendin kırılmasıyla, merkez bankası faiz artışlarına dair fiyatlamalar değişebilir ve altın fiyatları daha da yükseliş gösterebilir.” diyerek önümüzdeki dönem için olumlu beklentilere işaret ediyorlar.
